Bingöl'de “Deprem Çalıştayı” düzenlendi – Son Dakika Haberleri

Recep Tayyip Erdoğan Kongre Merkezi'nde düzenlenen seminere, video konferans yöntemiyle Başkan Yardımcısı Yılmaz da katıldı.

Yılmaz, konuşmasında Türkiye'nin dünyanın en aktif fay hatlarına sahip bir ülke olduğunu söyledi.

Bu nedenle ülkede deprem riskinin yüksek olduğunu ve tarihte büyük depremlerin yaşandığını belirten Yılmaz, deprem sırasında doğru davranıp hasarı azaltmanın ya da hayat kurtarmanın bazı önlemlerle mümkün olduğunu söyledi.

“Riskleri belirleyip azalttığınızda kriz yönetimine gerek kalmaz.” Yılmaz, 2003'te Bingöl'de ve 6 Şubat 2023'te Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen depremleri anımsattı.

Yılmaz, şöyle konuştu: “Yaşadığımız bu felaket, bilim insanlarının da ifade ettiği gibi son derece istisnai bir doğa olayıydı. Felaketin ardından geçen haftalar ve aylarda dünyanın en başarılı kurtarma operasyonlarından birini gerçekleştirdik.” dedi.


“Afet yönetimini daha etkin kılmak için bilimsel seferberlik başlattık”

Yılmaz, Bingöl genelinde risk altında olduğu tespit edilen bina sayısının 2 bin 583 olduğunu, bunların 2 bin 544'ünün yıkılıp dönüştürüldüğünü hatırlattı. şehir kentsel dönüşüme uğradı.

Son 20 yılda Bingöl'ün yapı stoğunun yüzde 75'inden fazlasının yenilendiğine dikkat çeken Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Deprem yaşayan illerimizde yaraları sararken, ülkemizin afetlere karşı dayanıklılığını artırmak ve afet yönetimini daha etkin hale getirmek için bilimsel bir seferberlik başlattık. Afet yönetimi ve politika geliştirme yaklaşımımızı afet riskinin azaltılmasına odaklı olarak değiştirdik. Afetlere dünyanın en hazırlıklı, afet sonrasında ise en hızlı ve etkili müdahale edebilen ülke konumundayız. “Mevcut zayıflıkların ortaya çıkarılması ve iyileştirilmesi, ulusal afet yönetimine de katkı sağlayacaktır.”

Yılmaz, bazı müdahalelerin en riskli illerden başlayarak yapılmasının genel ulusal risk yönetimi açısından faydalı olacağını belirterek, çevresinde veya yakınında büyük depremlerin meydana geldiği Bingöl'ün afet risklerinin araştırılması, tartışılması ve ortadan kaldırılmasının elzem olduğunu vurguladı. her 30 yılda bir.

Bölgenin önemli su kaynakları ve verimli ovaları dikkate alınarak yeni anti-sismik gelişim bölgelerinin belirlenmesi gerektiğini vurgulayan Yılmaz, kentleşme, mekansal planlama politikası ve sismik risk yönetimi politikası arasında çok sağlıklı bir ilişki kurulması gerektiğini söyledi.


“Sağlam zemin üzerine sağlam yapılar inşa etmeliyiz”

Yılmaz, şöyle konuştu: “Bingöl Üniversitesi'nin ilgili diğer üniversiteler ve kamu kurumlarıyla birlikte Bingöl çevresindeki Doğu ve Kuzey Anadolu fay zonlarının yapısına ilişkin yeni bilimsel veriler ürettiğini, şehrin ilçeleri için arazi özelliklerini araştırdığını ve sismik tehlike araştırmaları yaptığını biliyoruz. ve Bingöl'e özel risk analizleri.” dedi.

“Sağlam zemin üzerine sağlam yapılar inşa etmeliyiz. Yapıları tekniğe göre inşa etmeliyiz.” Yılmaz, deprem master planı ve entegre afet risk yönetim sisteminin altyapısının adım adım oluşturulduğunu kaydetti.

Hükümet olarak birinci önceliklerinin deprem yaralarını sarmak olduğunu belirten Yılmaz, şöyle konuştu: “Sadece bu yıl 1 trilyon 28 milyar liralık deprem gideri ödeneğini bütçemize dahil ettik. Bu miktarın ne kadar önemli olduğunu herkes takdir edecektir. İnşallah gelecekte çok daha dirençli şehirlerle 'Türkiye yüzyılı'nı devam ettireceğimize inanıyorum.” dedi.

Seminerin Bingöl ve bölgedeki deprem hazırlıklarına ışık tutacağına ve tüm ülkeye örnek olacağına inandığını belirten Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:

“Deprem çalışmalarında tek bir alanda değil, 360 derece analiz ve geleceğe projeksiyonla ilerleyelim ve mutlaka disiplinler arası çalışmaları artıralım. Her disipline, her uzmanlık alanına ama deprem gibi çok yönlü olaylara büyük saygımız var. Sosyolojik boyuttan ekonomiye, kentleşmeden güvenlik ve diğer alanlara kadar her alanda bütünleşik bir yaklaşım geliştirmenin önemli olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum. Çalıştayda sunulacak olan özellikle çevre, enerji ve doğal afet araştırmaları, kentleşme ve sürdürülebilirlik, deprem atık yönetimi ve afet gönüllülüğü gibi alanlarda öne çıkan fikir ve önerileri yakından takip etmeye çalışacağım. Üniversitelerimizin afet yönetimine katkılarının artarak devam edeceğine inanıyorum ve öncü fikirlerle bizlere yol göstereceklerini umuyorum. Yaşanan depremlerde kaybettiğimiz canlarımıza bir kez daha Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.”

Vali Ahmet Hamdi Usta da Bingöl'ün sismik potansiyelini değişmez bir gündem olarak gördüğünü belirterek, Valilik, belediye, Bingöl Üniversitesi, odalar, kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum kuruluşları ile kalıcı, gerçekçi ve sürdürülebilir önlemler almaya devam edeceklerini söyledi. devlet kurumları ve gönüllüler.

Bu bağlamda USTA, bir yandan giderek yaygınlaşan ve toplumun geniş kesimlerinde yaygınlaşan depreme ilişkin eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarının devam ettiğini, diğer yandan deprem konusunda azami hassasiyeti göstermeye çalıştıklarını ifade etti. iki ana parametre: Binaların inşa edileceği doğru arazinin seçilmesi ve depreme dayanıklı binaların inşa edilmesi.

Belediye Başkanı Erdal Arıkan'ın da katıldığı seminerde, İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu, Bingöl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Çapak da birer konuşma yaptı.

Açılış konuşmalarının ardından İTÜ Afet Yönetimi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu ve Bingöl Üniversitesi Enerji, Çevre, Doğal Afetler Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Kenan Akbayram sunum yapıyor.

Çalıştay yarın sona erecek.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir