Donald Trump'ın seçim zaferinin Avro Bölgesi'nin gayri safi yurt içi hasılasında %1'lik bir düşüşe neden olabileceği tahmin ediliyor.
Cumhuriyetçi başkan adayı Donald Trump'ın yeniden ABD başkanlığına seçilme ihtimali Avro Bölgesi ekonomisi için önemli bir tehdit oluştururken, ekonomistler 150 milyar avroluk, yani gayri safi yurt içi hasılanın (GSYİH) yaklaşık %1'i kadar olası bir kayıp konusunda uyarıyor. bölgenin.
Etki, beklenen olumsuz ticari etkilerden ve artan savunma harcamalarından kaynaklanıyor.
Ancak Butler kentinde yaşanan silahlı saldırı Trump'ın yeniden seçilme şansını artırdı.
Piyasa tahminleri, Trump'ın zafer şansını önceki verilere göre ciddi bir artışla %71 olarak gösterirken, rakibi Joe Biden keskin bir düşüş göstererek şansını sadece iki ay önceki %45'ten %18'e düşürdü.
Artan ticari belirsizlik ve tarifelerin ekonomik etkisi
Goldman Sachs ekonomistleri James Moberly ve Sven Jari Stehn, 2018 ve 2019 yıllarında yaşanan dalgalanmalarla paralellik göstererek küresel ticaret politikalarındaki belirsizliğe dikkat çekti. Moberly ve Stehn, Trump'ın agresif ticaret duruşunun bu belirsizlikleri yeniden alevlendirebileceğini söyledi.
Goldman Sachs tarafından kısa süre önce yayınlanan bir rapora göre, “Trump, Avrupa'dan olanlar da dahil olmak üzere ABD'nin tüm ithalatlarına %10'luk küresel gümrük vergileri uygulama sözü verdi.”
Sachs ekonomistleri, 2018-19'da avro bölgesi sanayi üretimini %2 oranında azaltan ticaret politikasına ilişkin artan belirsizliğin, avro bölgesi GSYİH'sında %1'lik bir düşüşe yol açabileceğini tahmin ediyor.
En ağır yükü Almanya taşıyacak; İtalya ikinci oldu
Avrupa'nın sanayi merkezi Almanya'nın bu belirsizlikten en çok etkilenmesi bekleniyor.
Goldman Sachs bir notunda, “Ticaret politikası belirsizliğinin olumsuz etkilerinin Almanya'da diğer avro bölgesi ülkelerine kıyasla daha büyük olacağını tahmin ediyoruz, bu da Almanya'nın açıklığının ve endüstriyel faaliyetlere bağımlılığının bir yansımasıdır.” dedi.
Goldman Sachs raporu, Almanya'nın sanayi sektörünün ticari aksaklıklara karşı Fransa gibi diğer büyük Avro Bölgesi ekonomilerine göre daha savunmasız olduğunu vurguladı.
İtalya ve Finlandiya'nın, ekonomilerindeki imalat faaliyetlerinin nispeten daha fazla ağırlığı nedeniyle, Almanya'dan sonra sırasıyla en çok etkilenen ikinci ve üçüncü ülkeler olduğu tahmin ediliyor.
Bu yıl Şubat ayında yayınlanan Eurostat araştırmasına göre, Almanya (157,7 milyar euro), İtalya (67,3 milyar euro) ve İrlanda (51,6 milyar euro), 2023 yılında Avrupa Birliği'nin ABD'ye en büyük üç ihracatçısı olacak.
Almanya aynı zamanda en büyük ticaret fazlasını (85,8 milyar euro) kaydederken, onu İtalya (42,1 milyar euro) izledi.
Savunma, güvenlik baskıları ve mali durumdaki değişiklikler
Trump'ın zaferi aynı zamanda Avrupa'nın savunma ve güvenlik harcamaları üzerinde de yeni bir baskı yaratabilir. Trump, NATO üyelerine sürekli olarak GSYİH'nın %2'si tutarındaki savunma harcaması taahhütlerini yerine getirmeleri konusunda baskı yaptı. Şu anda AB üye ülkeleri GSYİH'larının yaklaşık %1,75'ini savunmaya harcıyor; hedefe ulaşmak için %0,25'lik bir artış gerekiyor.
Ayrıca Trump, ABD'nin Ukrayna'ya askeri yardımı kesebileceğini söyleyerek Avrupa ülkelerini müdahaleye zorladı. Amerika Birleşik Devletleri şu anda Ukrayna'yı desteklemek için yılda yaklaşık 40 milyar Euro (AB GSYH'sinin %0,25'ine eşdeğer) ayırıyor. Sonuç olarak, NATO'nun GSYİH'nın %2'si tutarındaki savunma harcaması gereksinimini karşılamak ve ABD askeri yardımındaki olası azalmayı dengelemek, AB'ye yıllık GSYİH'nın %0,5'i kadar ek bir maliyete mal olabilir.
Trump'ın yeniden seçilme ihtimalinin yol açtığı diğer ekonomik şoklar arasında vergi kesintileri nedeniyle ABD dış talebinin artması ve güçlenen doların etkisiyle finansal koşulların sıkılaşması riski yer alıyor.
Ancak Goldman Sachs raporu, daha esnek bir ABD maliye politikasının Avrupa ekonomisine getireceği faydanın marjinal olacağını ve ekonomik faaliyette yalnızca %0,1'lik bir artışa yol açacağını vurguluyor.
Goldman Sachs raporu şunu belirtiyor: “Trump'ın Kasım seçimlerindeki zaferi muhtemelen finansal piyasalarda önemli değişikliklere yol açacak.”
2016 seçimlerinden sonra uzun vadeli getiriler yükseldi, hisse senedi fiyatları yükseldi ve dolar önemli ölçüde değer kazandı. Bu hamlelere rağmen, Avro Bölgesi Finansal Koşullar Endeksi (FCI), zayıf euronun artan faiz oranları ve genel olarak devlet tahvillerini dengelemesi nedeniyle yalnızca hafif bir sıkılaşma gösterdi.
Sonuç olarak, Trump'ın olası yeniden seçilmesinin Avrupa üzerinde geniş kapsamlı ekonomik etkileri olabilir, ticari belirsizlikleri artırabilir ve kıtaya yeni mali ve savunma yükleri getirebilir.